Yaşımın ve yaşamın kıyısında

Zaman geçiyor ve her şeyin şekli değişiyor. Yaşınız arttıkça olayların kurgusu ve renkleri farklılaşıyor. Bulanıklaşıyor ve zaman zaman berraklaşıyor, görünmez oluyor ve birden ortaya çıkıyor. Bazen köşeler sivrileşiyor bazen de dümdüz bir duvar oluyor önünüzde ….Labirentlerin kalıpları ve şekilleri bile değişiyor….Tünellerin sonundaki ışıklar belirsizleşiyor.. Ama siz yine de yanınızdakilere:

– merak etmeyin hemen şurayı dönünce çıkışı bulacağız!

diyorsunuz. Gülüşler ve ağlaşmalar, kahkahalar, makyajlar, yere düşmeler, merdiven çıkmalar….Bütün sahtelikler daha ilk an da anlamını kaybeder ve bütün bu bilgelik yaşla gelen bir erdemdir. Biz küçükler büyüklerin neden bazı davranışları geliştirdiklerini anlayamayız. Halbuki hepsinin haklı sebepleri vardır, belki de haksız. Her geçen yılda biz de bu erdemin parçalarından nasipleniyoruz. Bu belki de tanrı’nın insanoğlunun kaybettiği ya da dünyada geçirdiği zamana karşı verilen bir hediyedir. Kim bilir belki doğanın yıllar geçtikçe fiziksel olarak zayıflayan insan bedenine karşın manevi olarak güçlen sezgilerimiz ve olgunlaşan erdemimiz… Yaş olarak sizden genç olanlar fiziksel olarak sizden güçlü olmakla beraber sizin maskeleri düşüren sezgilerinizden yoksundurlar. Siz de kendinizden daha büyüklere karşı aynı zayıflıklara sahipsiniz.

Yılların bedenden götürdükleri ve ruha kazandıkları arasındaki denge arasındaki değişimin yan etkilerinden birisi de zaman zaman renklerin solması ve siyah-beyaz olması ve bütün acılı değişimler, belirsizlikler……

Akın’ın deyimiyle yaşamında kıyısında belirsizliğin belirgin olduğu bekleyişler…

Share

Akıl başta değil yaşta imiş…

Hep duyarız ya “akıl başta değil yaştadır” diye..Meğersem öyle değilmiş. Yine hep duyduğumuz gibi bir grup bilimadamı araştırmış ve karıştırmış ve şöyle demiş:

“ABD’de yapılan bir araştırma, yaşlı kişilerin, insanlar arasındaki tartışmaların üstesinden gelme ve hayatın belirsizliklerini kabullenme konusunda gerçekten de daha usta olduklarını ortaya koydu.

Michigan Üniversitesinden bir grup bilim adamı, 25-40, 41-59, 60 ve üzeri yaş gruplarından 247 kişiye, yabancı bir ülkede gruplar arasında yaşanan bir tartışmaya ilişkin hayali bilgiler vererek, çözümün ne olabileceğini sordu.

Katılımcıların verdiği yanıtlar, bunların kime ya da hangi yaş grubuna ait olduğunu bilmeyen araştırmacılar tarafından, içerdikleri uzlaşı arayışı, esneklik, olaya diğerleri açısından bakabilme kabiliyeti gibi özellikler temelinde değerlendirildi. Katılımcılar daha sonra bilim adamları, psikoterapist ve danışmanların bulunduğu ikinci bir oturuma tabi tutuldu.

Yaşlı kişilerin, genç ve orta yaşlı kişilere nazaran, değerlerin insandan insana değiştiğinin daha çok farkında olduklarını ve her şeyin zaman içinde değiştiğini kabullendiklerini gören bilim adamları, yaşın her sosyal sınıfta, eğitimde ve IQ seviyesinde etkili olduğuna tanıklık etti.

Uzmanlar, bu araştırmanın, bilgeliğin yaşla birlikte arttığı yönünde uzun zamandır kabul gören görüşün bir kanıtı olduğunu söyledi. (aa)”

Fazla söze hacet yok sanırım.

Share