Espresso yapmak

Önce önemli bir hatırlatmayla başlamak istiyorum. Bu kelime ess-press-o şeklinde telaffuz edilmelidir.  Bazıları eX-press-o şeklinde söylüyor. Bu doğru bir kullanım değil. Espresso ısınmış sıcak suyun basınçlandırılarak, sıkıştırılmış kahve içerisinden geçmesi metoduyla yapılan kahvedir.

Ä°talya kökenli bu kahvede üç ana unsur vardır. Basınç, Kahve, kahve’nin nasıl çekildiÄŸi ve kahve’nin tablaya
sıkı ya da gevşek şekilde yerleştirilmesi sizin elde ettiğiniz kahvenin tadını belli eder.
Evlerde kullanılan espresso makinaları genelde 15-19 bar arası basınç verir. Hangi yöre’nin çekirdeÄŸini tercih ettiÄŸiniz de kahvenizin aromatik, yumuÅŸak ve sert olmasını belirleyen unsurlardan birisidir. Kahvenizin çekilirken nasıl bir incelikte olması gerektiÄŸini ancak deneme-yanılma yöntemiyle belirleye bilirsiniz. EÄŸer sıcak su çok hızlı fincana doluyorsa belki kahvenizi çok büyük çektirmiÅŸ olabilirsiniz. Kahve aldığınız yerlerdeki makinaların ayarların kollarına kendinizi bırakmayın lütfen. Kendi damak tadınıza güvenin. Kahvenizi tablaya çok sıkı ya da gevÅŸek yerleÅŸtirmeniz kahvenizin tadını belirleyen diÄŸer bir unsurdur. Kahveyi çok sıkıştırırsanız, sıcak su basınç yardımıyla daha yavaÅŸ geçecek ve kahvenin aromasını doÄŸru olarak fincana taşıyacaktır. EÄŸer gevÅŸek ise su hızla geçecek ve espresso’nuz olması gerektiÄŸinden hafif olacaktır. Espresso’nun doÄŸru ölçüde olmasının göstergesi olarak köpüğünün üzerinde kesme ÅŸekerin durabilecek kadar yoÄŸun olması ÅŸeklinde tarif edilir.

Ä°talya’da iyi espresso dört M kuralıyla tanımlanır:

Miscela: kahve çekirdeklerinin doğru çekişmesi ve iyi harmanı
Macinazione: Kahve’nin çekimi ve çekim süreci
Macchina: kahve’nin yapıldığı espresso makinasının kalitesi. Bu da basınç gücü demek.
Mano: Espresso’yu yapan kiÅŸinin tecrübesi demek ve el becerisi

Ben bunlara birÅŸey daha ilave etmek istiyorum. Sanırım bu Ä°stanbul’dan çıkabilecek özellik, o da espresso’yu yapan suyun kalitesi. Burada ÅŸunu da belirtmek isterim ki, Ä°stanbul’da su derin bir kültürdür. Evian su da içtim ancak bizim sularımızla kıyaslanamayacağını da ilave etmek istedim.

Share

DÑ?иıз Kıзı

Geceler bilirim, sabahında uzun günler beklenir.

Yüzler bilirim, gözlerinde aşklar seyredilir.

Kıyılar bilirim, sahilinde umut gemileri gözlenir.

Garip bir rüya bu! Tıpkı küçükken gördüklerim gibi.

Günler var hep beklerim gelişini

Ve soluk soluğa her koşunun sonunda kaçırırım yine seni

Derim ki o zaman benimde bir nazlı yelkenlim olsa

Derim ki alıp götürse beni bu ıssız adadan deniz kızının

yanına

Nefesim rüzgar olsa da aşsak seninle okyanusları

Yüreğim rotan olsa da çarpsak deniz kızının olduğu kayaya.

Duygularım yelkenin olsada otursak deniz kızının gönül

sahillerine

Ah hayat hep hayal mi bunlar ?

Deniz kızı küçüklüğümde masallarınla uyudum dipsiz gecelerde

Rüyalarımda yârim oldun

Yüzerdim yüzerdim senin yanına varmak için nefessiz

kalıncaya, mecalim tükeninceye kadar.

Boğulduğumu görerek uyanırdım kan ter içinde o korkunç

rüyalardan…

İşte o zaman nazlı yelkenlimi hayal ederdim

Gövdemin gövdesi olduğu,nefesimin rüzgarı olduğu,

duygularımın dümeni olduğu yelkenlimi

O benim herÅŸeyimdi

Sana varmanın tek yolu ve tek çaresiydi.

O benim gülüşüm ,O benim duyuşum , O benim sesimdi.,

sana gelen…

ama hiç düşünmezdim sen bana bulutları gönder ve çağır

beni yanına

Deniz kızı geliyorum şimdi yanına ..

Azgın dalgalara inat

Hırçın rüzgarlara inat

Yalçın kayalara inat geliyorum!

Koşa koşa, nefes nefese ve çatlarcasına çarpan kalbinle

ölürcesine geliyorum! ….

Ey nazlı yelkenli n’olur , Götür beni O’na

Ve Ey Güzel Deniz Kızı bekle … bekle beni!

Dedim ya Ölürcesine geliyorum sana…

Share