Passing Afternoon

There are times that walk from you like some passing afternoon
Summer warmed the open window of her honeymoon
And she chose a yard to burn but the ground remembers her
Wooden spoons, her children stir her Bougainvillea blooms

There are things that drift away like our endless, numbered days
Autumn blew the quilt right off the perfect bed she made
And she’s chosen to believe in the hymns her mother sings
Sunday pulls its children from their piles of fallen leaves

There are sailing ships that pass all our bodies in the grass
Springtime calls her children ’till she let’s them go at last
And she’s chosen where to be, though she’s lost her wedding ring
Somewhere near her misplaced jar of Bougainvillea seeds

There are things we can’t recall, blind as night that finds us all
Winter tucks her children in, her fragile china dolls
But my hands remember hers, rolling ’round the shaded ferns
Naked arms, her secrets still like songs I’d never learned

There are names across the sea, only now I do believe
Sometimes, with the windows closed, she’ll sit and think of me
But she’ll mend his tattered clothes and they’ll kiss as if they know
A baby sleeps in all our bones, so scared to be alone

Artist(Band):Iron & Wine

Share

Kağıt tutkusu ve not tutmak

 

Dolmakalemler hakkında bir yazı yazdığımı hatırlıyorum. Uzunca bir zamandır kağıtlarım ve defterlerim hakkında birkaç satır karalamak istemiştim. Ancak bir türlü nasip olmadı.

Size sevdiğim iki defter türünü tanıtmak istiyorum. Birincisi bizim ülkemizde kağıt bulmak öyle zannedildiği kadar kolay değildir. Senelerce kendime ait filigramlı kağıtlar hazırlatmayı hayal etmiştim. Yurtdışındaki itibarlı üniversitelerin kağıtlarını güneşe tuttuğunuzda filigramı görebilirsiniz. Genelde bu şekilde üniversitelerin logosu ortaya çıkar.

Kağıt ve kalem birlikteliği konusunda farklı tercihleri olan hocalarım oldu. En sevdiğim hocalarımdan Prof. Selçuk Mülayim için teksir kağıdı ve tükenmez kalem her türlü çalışma için olmazsa olmazdır. Onun bir hocasının da beyaz 80 gr dosya kağıdı ve kurşun kalemi tercih ettiğini de biliyorum. Benim tercihim biraz daha dağınık. En sevdiğim bloknotların başında sarı yapraklardan oluşan iki kapaklı Mead‘lar gelir. Çok kullanışlı cazibedar ve rahatlıkla yırtılabilen defterlerdir. İki kapaklı olması ve büyük spiral halkaları onları her mekanın kağıdı haline getirir.

Moleskin defterler hakkındaki samimi duygularımı anlatmaya gerek bile yok sanırım. Hatta bu sene başladığım küçük ajandaları hakikaten benim için hayatı başa çıkılabilir hale getiriyor. Yenilerde tanıştığım ve çok sevdiğim türlerden birisi de turuncu Rhodia defterler. Birinci hamur kağıdın bütün beyazlığıyla rahat kullanım için hazırdır. Moleskin’in yükselişini yakalamak için Rhodia’da benzer ürünler çıkarttı.  Dolmakaleminizin ucu kağıdın üzerinde denizdeki bir yelkenlinin kıvraklığıyla kayıyor. Ancak bütün aramama rağmen Türkiye dağıtıcısını bir türlü bulamadım.

Bu arada Paperblanks serisinin defterlerinden de bahsetmedem geçemem. Her birisi sanat harikası olan bu defterlerden bir tane edinmelisiniz.  Hele de aklınızda birisine hediye etmek fikri varsa, gösterişiyle sizi unutturmayacaktır. Türkiye de dağıtımcılığını Onur Dış Ticaret yapıyor.

Bu arada kağıttan ve defterden hoşlananlar için Rhodia’yı üreten ve geniş kağıt seçenekleri sunan firmanın da web sayfasına buradan ulaşabilirsiniz. Marifet iltifata tabii’dir özdeyişinde olduğu gibi bizim ülkemizde kağıt ve kalem çeşitliliği kültür seviyemizle ilgilidir. Amerika’daki  kağıt ve defter dağıtıcılarından birisi olan Exaclair’in sayfasının ne demek istediğimi daha iyi anlatacağını zannediyorum.

Not almak ve bu görevi iyi yerine getirebilmek için önemli teknikler olduğunu uzunca zamandır biliyorum. Bizim akademisyenlerimizin not almak ve bunları sistematik olarak tutma kabiliyetlerinin olduğunu söyleyebilmek çok da mümkün değildir. Bu yüzden şuradaki siteyi önerebilirim. Bu tür not defterlerinin nasıl yapılacağı anlatılıyor. Cornell metodu dahil olmak üzere birçok tekniği burada okuyabilirsiniz.  Son iki kaynağın İngilizce olması sebebiyle kusura bakmayın.

Share

Petrol üreten bakteriler

 

Dün yaptığım güneş enerjisi girdisinden hemen sonra bir gazetemizde şöyle bir haberi okudum.  Heyecanlandım ve paylaşmak istedim.

Genetik olarak değiştirilmiş bakteriler, çerçöp yiyerek istenilen fosil yakıtın taklidini üretebiliyorlar, üstelik salgıladıkları bu yakıt daha bile çevre dostu

Silikon Vadisi’nde faaliyet gösteren LS9 isimli firma, insan dışkısında bulunan E.Coli isimli bakteriyi genetik değişime uğratarak, şeker içeren herhangi bir şeyi ayrıştırıp karbon zincirleri halinde tekrar birleştirir hale getirdi. Biz normal insanların anlayacağı dille anlatılırsa olay şu: Adamlar bakteriyi alıp, kafasına vura vura şeker yiyip petrol dışkılamasını sağlamışlar.

Ne olur ne olmaz, insanlara hastalık bulaştırmayan türünden seçilip değiştirilmiş E.Coli’ler, etanol üretiminin aksine mısıra muhtaç değil. Şeker kamışından talaşa, molozdan samana kadar her şeyi “yiyebiliyorlar”. Bu da mısırın etanol üretimine ayrılmasının yiyecek fiyatlarının artırmasının önüne geçiyor. Ayrıca projenin başındaki bilimadamları, bakterinin genetiğini biraz daha kurcalayıp istedikleri yakıtı salgılatır hale getirebileceklerini belirtiyorlar.

Bakteri mazotu, doğada bulunan mazotun aksine sülfür içermediği için, asit yağmurlarına sebep olan hava kirliliğine, benzen içermediği için de kansere yol açmıyor. Ayrıca, şu an kullanılan petrol ürünleriyle çalışan cihazlara gayet uyumlu, yani etanol gibi bir altyapı değişikliği gerektirmemesi avantajı da var.

Eğer deney tüpünden çıkabilirse, E.Coli petrolü yenilenemez yakıtlara hayli sağlam bir destek ve yerinelik olabilir.

Share