Cemre toprağa değil sanki benim üzerime düştü. Kafamda bütün fikirler uçusuyor. Bakışım bulanık. Kimyam karışık bir haldeyim. Ne doğrudur, ne eğridir şu anda hükmetmek mümkün değil. Dualarım akl-ı selim, kalb-i selim ve zevk-i selim üzerine. Kendime bakıp bu tufanı anlamaya çalışıyorum. Halbuki fırtına olmadan deniz sukunet ve suhulet bulur mu?
Gerilmeden boşalmak, ölmeden dirilmek, üzülmeden sevinmek, ağlamadan gülmek mümkün müdür?
Herşey insan için yok mu? Orada olan ve başımızdan geçmeyen belki bizim için ağır gelebilecek herşey orada bizim için yok mu?
Düştüm ama biliyorum kalkacağım. Ama kimbilir benim düşmüşlüğüm diğerinin kalkmış halinden daha iyidir. Bundan ötesi de var elbette, beni düşüren kaldırmasını da bilir elbette!